Türkiye Cumhuriyeti, yaklaşık 81 milyon nüfusuyla gezilip görülmesi gereken bir cennet ülkesidir.
ANITKABİR ANKAR

Ankara ilimizin Merkezi ilçesi olan Çankaya’da bulunur. Burada Türkiye cumhuriyetin kurucu lideri Mustafa Kemal Atatürk’ün Ankara Anıttepe’de bulunan anıt mezarıdır. Buraya yıl içerinde yerli ve yabancı birçok turist ziyaret etmektedir. Yolunuz Ankara’ya düştüğünde gideceğiniz ilk yer burası olmalıdır.
Sultanahmet Camii, İstanbul

Fatih’te Sultan Ahmet meydanında bulunmaktadır. I. Ahmet tarafından Mimar Sedefkar Mehmet Ağa’ya yaptırılmıştır. Mimar Sinan’ın üslubu dikkate alınarak yapılan Sultan Ahmet Camii Ayasofya’nın tam karşısında bulunmaktadır. Ayasofya’nın karşısında bulunmasından dolayı onu görkemine uygun olarak yapılmıştır. Geniş bir avluya yapılan Sultan Ahmet Camisi 6 minareli olarak yapılmıştır.
Ayasofya, İstanbul
Ayasofya, bir zamanlar yüzyıllar boyu çeşitli dinlere hizmet eden bir ibadethane idi. 537 yılında inşa edildiğinde Konstantinopolis Patrikliği’nin ev sahipliği yaptığı bir Yunan Doğu Ortodoks bazilikası olarak başladı.
1453’te cami haline geldi, 1931 yılına kadar bu şekilde kaldı ve kapatıldı. 1935’te müze olarak yeniden açıldı. Bir zamanlar dünyadaki en büyük katedraldi ve bir zamanlar Bizans mimarisine mükemmel bir örnek olduğu için Sultanahmet Camii de dahil olmak üzere diğer camilere ilham kaynağı oldu.

Dolmabahçe Sarayı, İstanbul

İki büyük devlete hizmet etmiş bu saray İstanbul ilimizin Beşiktaş ilçesinde bulunur. Osmanlı devletinin son dönemleri ve Cumhuriyet Döneminin en önemli saraylarından olan Dolmabahçe Sarayı; Osmanlı Padişahı Abdülmecid tarafından yaptırılmıştır.
Mustafa Kemal Atatürk bir müddet bu sarayda yaşamış ve burada vefat etmiştir. Deniz manzarası, iç ve dış mimarisi ile ihtişamlı bir görünüme sahip Dolmabahçe Sarayı görülmesi gereken yerlerdendir. Dolmabahçe Sarayı pazartesi ve Perşembe dışında her gün ziyarete açıktır.
Miniatürk, İstanbul

Minik Türkiye yada diğer ismi ile Minyatür Türkiye parkı diyeceğimiz bu muhteşem yapı İstanbul ilimizin Haliç kıyısında bulunur. Bu park dünyada ender görülen ülkemizde ise tek olarak hizmet vermektedir. Miniatürk 2001 tarihinde temeli atılmış iki yıl çalışma sonucunda 2003 yıllında hizmete girmiştir. Peki, bu parkta ne var. Niye bu kadar önemli diyorsanız işte size cevabı. Siz ülkemizin değişik illerini gezip en güzel yapılarını görmek ister misiniz? Sanırım herkes ister.
Kapalı Çarşı, İstanbul

Alışveriş yapmak isteyenler için Kapalıçarşı mutlaka görülmesi gereken ilk yerdir. 5.000 mağazası ile dünyanın en büyük kapalı pazar alanlarından bir tanesidir. Günde yaklaşık çeyrek milyondan fazla ziyaretçiyi alan pazar, mücevher, uçabilen ya da bulunmayan halılar, baharatlar, antikalar ve elle boyanmış seramik gibi bir çok ürünün satıldığı bir pazardır.
Galata Kulesi, İstanbul

67 metre yüksekliğindeki Galata Kulesi, İstanbul silüetini geçerek eski kentin ve çevrenin muhteşem manzaralarını sunmaktadır. Mesih Kulesi olarak da bilinen ortaçağ taş kulesi, 1348 yılında İstanbul’un yapıldığı en yüksek bina idi. Bir zamanlar yangınları haber vermek için kurulan kule, şimdilerde önemli bir turistik noktadır. Bugün, üst katlarında, çarpıcı manzaralar bulabileceğiniz dokuz katlı binada asansörle ulaşılan bir kafe, restoran ve bir gece kulübü yer alıyor.
Gülhane Parkı, İstanbul

İstanbul’un Fatih ilçesinin Eminönü Semtinde bulunan tarihi ve doğal ve doğal güzelliği dillere destan olan bir parktır. Bu park Alay Köşkü, Topkapı Sarayı ve Sarayburnu arasında yer alır. Bu park İstanbul ilimizin en büyük ve en önemli parkıdır. Bu parkın tarihi çok eskiye dayanmaktadır. park Bizans Döneminde Kışla, Osmanlı döneminde kutlama yeri olarak kullanılmıştır. Ayrıca Osmanlı Devletin ilk demokratikleşme paketi olan Tazminat Fermanı burada okunmuştur.
Yine Cumhuriyet döneminde Ulu Önder Mustafa Kemal Latin harflerini burada tanıtmıştır. İlk öğretmenlik unvanını burada almıştır. Bunların dışında Nazım Hikmet’in Ceviz Ağacı şiiri bu parktan esinlenerek yazılmıştır. Bir dönemin Sarayın bahçesi olarak bilinen bu park 1912 yıllında halka açılmıştır. Uzun yıllar halkın kullandığı bu park 1955 yıllında içinde hayvanat bahçesi de açılmıştır. En son 2003 yıllında yapılan yenilikler ve onarımlardan sonra park rahat nefes alabilecek bir yer haline geldi.
Güneşli bir günde çimlere uzanıp kitap okumak, buradan kuş sesi dinlemek sessizce ağaç yapraklarından çıkan sese şahit olmak istiyorsanız buraya gelebilirsiniz. Ayrıca burada Demlik halinde çay satılmaktadır. Bu demliklerden alabilirsiniz. Sonra manzaraya karşı oturup çayınızı yudumlayabilirsiniz. Ayrıca bu parkta 25 Mayıs 2008’de Has Ahırlar Binası’nda, İstanbul İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi hizmete girmiştir haberiniz olsun.
Emirgan Korusu, İstanbul

İstanbul ilimizin Sarıyer ilçesinde bulunur. İlimizin en görkemli korularından biri olan bu koru görmeye değer bir yerdir. Bu koru hem tarihi yapısı hem de doğal güzelliği ile görenleri hayrete düşürüyor. İstanbul boğaz kıyısında yaklaşık 47 hektarlık bir alanda kurulan bu koru sırtlar ve yamaçlar üzerinde yayılmıştır. Çevresini yüksek duvarlar örülmüştür. Koru tarih boyunca birçok kez el değiştirmiştir.
17. Yüzyılda Osmanlı Padişahı 4. Murat burayı İranlı Emir Güne Hediye etmişti. Daha önce burası Feridun bahçesi olarak bilinse de bu hediyeden sonra Emirgan Korusu olarak bilindi. 19 . yüzyılda Osmanlı Padişahı Abdülaziz burayı Mısır Hıdivi İsmail Paşa’ya verilmiştir. 1871-78 yılları arasında buraya 3 köşk yapıldı. Bu köşkler şunlardır:
Sarı köşk, pembe köşk Beyaz Köşk. 1940 yıllından itibaren ise burası kamulaştırılma yapıldı. o dönemin İstanbul Belediye başkanı Lütfi Kırdar’ın girişimi ile burası park yapıldı.Parkta asırlık ağaçlar bulunur. Parka girer girmez kendiniz cennetin bir köşesinde hissediyorsunuz. Burada saatlerce oturup doğayı seyretseniz yine doyamayacaksınız.
Aynı zamanda burada laleler bulunur. İstanbul boğazın Lale bahçesi olarak da bilinir. 2006 yıllından itibaren ise burada her Nisan ayında Lale Festivali yapılmaktadır. Yolunuz buraya düşerse mutlaka sevdiklerinizi alıp bu tarihi ve güzelliği ile bilinen parkı ziyaret ediniz.
Belgrad Ormanı, İstanbul

İstanbul’un su ihtiyacını karşılamak için Mimar Sinan tarafından Belgrad Ormanına su kemerleri inşa edilmiştir. Günümüzde hala mevcut olan su bentlerini görebilirsiniz. Her mevsim ayrı güzelliğe sahip Belgrad Ormanında yürüyüş alanı bulunmaktadır. Ayrıca mangal ve kahvaltı alanları da bulunmaktadır.
Bu ihtişamlı ormanda çeşitli kuş türleri ve çeşitli ağaçlar bulunmaktadır. Bol oksijenli Belgrad Ormanı havasında yürüyüş ya da spor yapabilirsiniz. Belgrad Ormanında sevdikleriniz ile piknik yapacağınız mesire alanları da bulunmaktadır.
Belgrad Ormanında Ayvad Bendi, Bentler, Binbaşı Çeşmesi, Falih Rıfkı Atay, Fatih Çeşmesi, Irmak, Kirazlı Bent, Kurt Kemeri, Kömürcü Bent, Neşet Suyu ve Mehmet Akif Ersoy Mesire Yeri gibi mesire yerleri bulunmaktadır. Her türlü imkana sahip bu doğal mesire yerlerinde keyifli zamanlar geçirebilirsiniz.
Selimiye Camii, Edirne

Gelibolu Tarihi Milli Parkı–Çanakkale

Gelibolu Yarımadası’nın güney ucunda bulunan tarihi milli parkın büyük bir kısmı Eceabat ilçesinde yer almaktadır. Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı 33 bin hektarlık büyük bir alanda yer almaktadır. Çanakkale’de savaşın geçtiği alanları kaplamaktadır. 1973 yılında kurulan milli park içinde 60 bin Türk askerinin mezarı yer almaktadır. Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerlerdendir.
Balkan Şehitleri Abidesi, Edirne

Süloğlu ilçe merkezine bağlı Geçkinli Köyünde yer almaktadır. Balkan Savaşları yoğun olarak bu bölgede yaşanmasından dolayı savaşta şehit olanların anısına yapılmıştır. Yüksek bir höyük üzerine yapılan anıtın giriş kapısının iki tarafında sütunlar ve bu sütunların üzerinde top mermileri yer almaktadır.
Balkan Şehitleri Abidesi kare bir taban üzerinde bulunan mermer pramidal bir sütun olarak inşa edilmiştir. Süloğlu ilçesinin en uğrak yeri olan Balkan Şehitleri Abidesinde her yıl 26 Mart tarihinde anma törenleri düzenlenmektedir. Balkan Şehitleri Abidesini ziyaret ettikten sonra dilerseniz ilçe merkezine bağlı olan Tatarlar Köyünde yer alan Tatar Türbesini de ziyaret edebilirsiniz.
Kız Kalesi (Deniz Kalesi)-Mersin

Erdemli ilçe merkezine 23 km uzaklıkta yer almaktadır. Erdemli ilçesinin en önemli turizm merkezidir. Kız Kalesi; Korkykos Kalesinin 200 metre açığındaki küçük bir adacık üzerinde yer almaktadır. Kaleye kıyıdan balıkçı motorları ile gidilmektedir. 1448 yılında Karamanoğlu İbrahim Bey tarafından onarılan Kız Kalesi günümüzde çok iyi durumdadır. Kız Kalesi 8 burca sahiptir. Muhteşem bir eser olan kız Kalesi Mersin ilinin en önemli tarihi yapılardandır. Ayrıca Kız kalesinin önündeki mavi bayrak ödülünü almış olan plajda denizin tadını doyasıya çıkarabilirsiniz.
İzmir Saat Kulesi-İzmir

İzmir’in sembolü olan Saat Kulesi Konak meydanında bulanmaktadır. 1901 yılına II. Abdülhamit Döneminde 25 metre uzunluğunda yapılan tarihi saat kulesi işlemeleri, dört köşesinde bulunan çeşmeleri ve görüntüsü ile hayran bırakıyor. İzmirlilerin buluşma noktası olan saat kulesi gece ışıklarının yanması ile harika bir görüntü oluşturuyor. Saat kulesine karşı banklarda oturup, güvercinler arsında bu eşsiz güzelliği seyretmelisiniz.